Her canlı doğar büyür ve ölür. 1950 li yıllarda Deen doğadaki canlıların bu hayat akışından yola çıkarak ürünlerinde bir hayat eğrisi olduğu fikrini ortaya atmış. Bu hayat eğrisi doğum evresi yani agre evresi, büyüme evresi yani ürünümüzün pazarda kendini konumladırdığı serpildiği an, olgunluk dönemi ve en sonunda da gerileme dönemi.

Arge dönemi, ürünümüzü şekllendirdiğimiz ürünümüzün ne olacağına karar verdiğimiz süreçtir. Ürünü pazara lanse ettiğimiz andan itibaren artık ürünümüz pazarda kendine yer elde ediyor. Burasıda çok beklenen birşey çünkü konseptimiz güçlü, bu konseptimizle ürünümüzü lanse ettik, ürünümüz pazarda pazar payı almaya başlıyor ve büyüyor.
İşte bu noktadan sonra olgunduk döneminde nasıl davrancağı hem bizim pazarlama stratejilerimiz ile ilgili hemde rakiplerimizin nasıl yaklaşacağı ile ilgili.
Pazarda artık bu noktadan sonra bir yenilik yarattık bir boşluk gördük ve o boşluğu doldurduk ama rakiplerimiz bu konuda hareketsiz kalmayacak. Tüketicilerin artık o ihtiyacı yavaş yavaş giderilmiş olucak, ilk yarattığımız heyecan devam etmeyecek.
Bu durumda artık pazar payımız ciromuz satış payımız yavaş yavaş normalize olucak yani artık maksimum seviyeye ulaşmış olucak. İşte bu noktadan sonra artık pazarda yavaş yavaş rakiplerinde gelmesi ile birlikte düşüş başlayacak.
Yani artık bu üründen şirketimiz yeterince kar elde edemeyecek. İşte bu yaşam eğrisinde bizim o ürünü artık öldürüp bırakıcağımız mı yoksa daha da büyümeye devam edicez noktasında sizlerle daha önce paylaştığım pazarlama döngüsü devreye giriyor.
Bu noktada artık tüketicilerin bizim ürünümüzden duymak istedikleri yeni bir mesaj ortaya çıkıcak. Ve şu kararı vermemiz gerekicek, biz bu marka ve ürüne yepyeni bir konseptle yeni bir heyecan katıp tekrardan büyütmeyimi hedeflicez yoksa o üründen karlılığımızı yavaş yavaş azaltırken yeni ürünlerle şirketimizin karlılığını büyütmeye devam mı edicez.
Unutmayalım ki hiç bir şirket tek bir ürüne dayalı olarak sürekli aynı karlılığı sürdüremeyecektir. Çünkü teknoloji değişicek, tüketici beklentileri değişicek, rakipler pazara giricek, dolayısı ile de daha rekabetçi hale gelicektir.
Şirketlerin bu ürün yaşam döngüsünün farklında olmaları, arge faaliyetlerini sürekli kılmaları, tüketici ihtiyaçlarının neler olduğunu araştırma faaliyetlerini sürekli kılmaları kaçınılmazdır.
O nedenle tüm şirketlerin, pazarlamacıların yapması gereken ürünlerinin miyadını ne zaman doldurucağını yani ürünlerinin karlılık seviyelerinin nerden itibaren azalmaya başlayacağını hissedip o yönde araştırma ve ürün geliştirme faaliyetlerini yoğunlaştırmalı ve artırmalılar.